İnşaat sektöründe yağmur suyu toplama için “olsa iyi olur” devri bitti. 1 Ocak 2026 itibarıyla yürürlüğe giren Planlı Alanlar İmar Yönetmeliği değişikliği ile yağmur ve gri su sistemleri artık iskan almanın ön şartı. Projeniz bu kapsama giriyor mu? İşte teknik detaylar.

Türkiye inşaat sektörü için kritik bir dönemeçteyiz. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından Planlı Alanlar İmar Yönetmeliği‘nde yapılan ve 1 Ocak 2026 tarihinde resmen yürürlüğe girecek olan değişiklikler, su yönetimini bir “çevreci tercih” olmaktan çıkarıp, “yasal bir zorunluluk” haline getirdi.

Peki, bu yeni dönemde ruhsat ve iskan süreçlerinde takılmamak için neleri bilmeniz gerekiyor? Hangi projeler bu kapsama giriyor? Subterra olarak, yönetmeliğin teknik detaylarını sizin için derledik.

1. Kırmızı Çizgi: 1 Ocak 2026

Yönetmelik çok açık: Bu tarihten itibaren ilgili belediyelere başvurusu yapılan yeni projelerde, aşağıda belirtilen kriterleri taşıyan binalar için su hasadı sistemleri projelendirilmek ve uygulanmak zorundadır. Aksi takdirde yapı ruhsatı verilmeyecek, mevcut inşaatlarda ise iskan (yapı kullanım izin belgesi) alınamayacaktır.

2. Yağmur Suyu Hasadı Zorunluluğu

Yönetmeliğin en geniş kapsamlı maddesi budur. Yeni yapılacak binalarda yağmur suyu toplama sistemi zorunluluğu için iki temel kriter belirlenmiştir:

  • Parsel Alanı Kriteri: 2.000 m² ve üzeri parsellerde inşa edilecek tüm yapılar.
  • Çatı Alanı Kriteri: Parsel boyutuna bakılmaksızın, çatı alanı 1.000 m² ve üzeri olan tüm yapılar.

Ne Yapılmalı?

Bu binaların çatılarında toplanan yağmur suyunun, bahçe zemini altında (veya uygun görülen alanda) inşa edilecek bir depoda biriktirilmesi, filtrelenmesi ve bina tuvalet rezervuarlarında veya bahçe sulamasında kullanılması zorunludur.

3. Gri Su Geri Kazanım Zorunluluğu

Yönetmelik, su tüketiminin yoğun olduğu ticari ve kamusal yapılarda daha agresif bir geri kazanım şartı koşmaktadır. Aşağıdaki yapılarda gri su arıtma sistemi kurmak artık bir seçenek değildir:

  • Oteller: 200 yatak ve üzeri kapasiteye sahip turizm tesisleri.
  • Alışveriş Merkezleri (AVM): Toplam inşaat alanı 10.000 m² ve üzeri olanlar.
  • Kamu Binaları: Toplam inşaat alanı 30.000 m² ve üzeri olanlar.

Ne Yapılmalı?

Bu yapılarda, duş ve lavabolardan gelen “hafif kirli” gri suyun, biyolojik arıtma sistemleriyle (örneğin Subterra Greenlife teknolojisi) arıtılarak tuvalet rezervuarlarında ve peyzaj sulamasında tekrar kullanılması şart koşulmuştur.

Neden Şimdi?

Türkiye, kişi başı su kullanımında 1.300 m³ seviyesinin altına düşerek “Su Stresi Çeken Ülke” konumuna gelmiştir. Şehir şebekelerindeki yükü hafifletmek ve kuraklık riskini yönetmek devlet politikası haline gelmiştir. Bu yönetmelik, binaları sadece birer “tüketici” olmaktan çıkarıp, kendi suyunu üreten “mikro-barajlara” dönüştürmeyi hedeflemektedir.

Projenizi Riske Atmayın: Subterra ile Yönetmeliğe Tam Uyum

Müteahhitler ve mimarlar için en büyük endişe, bu yeni sistemlerin projeyi karmaşıklaştırması veya maliyeti öngörülemez şekilde artırmasıdır.

Subterra olarak, yönetmeliğe %100 uyumlu, “Alman Greenlife Teknolojisi ve Yerli Üretim” paketlerimizle yanınızdayız:

  1. Hızlı Kurulum: Hazır Polietilen (PE) depo ve menhollerimizle betonarme işçiliği gerektirmez, şantiye hızınızı kesmez.
  2. Mevzuat Garantisi: Bakanlığın istediği filtre ve depo hacim hesaplamalarını projenize özel olarak yapıyor, ruhsat sürecinde teknik danışmanlık veriyoruz.
  3. Ekonomik Çözüm: İthal teknolojiyi yerli üretimle birleştirerek, yönetmeliğe uyumu en uygun maliyetle sağlıyoruz.

İskan sürecinde sürpriz yaşamayın. Projenizin yönetmelik analizini yaptırmak ve uygun yağmur suyu paketini belirlemek için mühendislerimizle iletişime geçin.

Yorum Yok

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir